Sosyal medyada gündem olan Yeşilvadi Konutları sakinlerinin görüntülerinin ardından Depremzede vatandaş Hasip Türkmen Belediye Başkanı Mehmet Tahmazoğlu’nun şikayeti üzerine sığındığı köyündeki çadırdan jet hızıyla gözaltına alınmasının ardından site sakinleri bu duruma isyan etti.
Şahinbey Belediyesi tarafından yaptırılan ve depremde zarar gören Yeşilvadi konutlarına girilmesini isteyen Şahinbey Belediye Başkanı Mehmet Tahmazoglu ile depremzede bir vatandaş arasındaki telefon görüşmesinin ardından, başkan Tahmazoglu’nun şikayeti üzerine kaldığı deprem çadırında gözaltına alındı.
Gözaltına alınan ve ifade veren Hasip Türkmen “Şahinbey Belediye Başkanı eviniz az hasarlı geçin oturun diyor. Kendisi sosyal medyada şov yapacağına gelsin şovunu bu kadar insanın önünde yapsın. Halkın yanında olsun. Gelsin bizimle beraber bu binaya girsin. Yapamıyor ama. Biz buranın tapusunu Şahinbey Belediyesinden aldık. Ben dün gece hakkımızı aradığım için kaldığım çadırdan polis memurları tarafından gözaltına aldırıldım. Bu durumda bir belediye başkanının yapması gereken bu mu? Bizim yanımızda olması gerekirken kendisi bizi eziyor. Çok şey istemiyoruz gelip bizim derdimizi dinlesin yardımcı olsun” dedi.
Gaziantep’in Şahinbey ilçesi Barak Mahallesi’nde Şahinbey Belediyesi tarafından yaptırılan 20 katlı Yeşilvadi Konutları’nda ciddi hasar oluşması üzerine durum yetkili makamlara bildirildi. Fakat binaları inceleyen yetkililer, vatandaşlara,“Hafif hasar var. Oturabilirsiniz” denildi. Bunun üzerine hakkını aramaya çalışan 20 katlı 6 bloktan oluşan 114 haneli Yeşilvadi Konutları sakinleri ise, evlerinin her yerinde hasar olduğunu ve korkutan evlerine giremediklerini ifade ederek, Yeşilvadi Konutları’nın sorumlusu olan Şahinbey Belediye Başkanı Mehmet Tahmazoğlu’na yazıklar olsun dedi.
Gaziantep’in Şahinbey ilçesinde Barak Mahallesi’nde Şahinbey Belediyesi tarafından yaptırılan 20 katlı Yeşilvadi Konutları’nda hasar oluşması üzerine durum yetkili makamlara bildirildi. Konutlara gelen Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı görevlileri ve Şahinbey Belediye Başkan Yardımcısı Semih Kanıbir binanın giriş ve zemin katında inceleme yaptıktan sonra iddiaya göre vatandaşlara, “Hafif hasar var. Oturabilirsiniz” diyerek ayrıldı. Bunun üzerine kendisi de Şahinbey Belediyesi’nden emekli olan Yeşilvadi Konutları yöneticisi Hasip Türkmen’i telefonla arayarak durumu iletti.
“BİZİM YANIMIZDA OLMASI GEREKİRKEN BİZİ EZİYOR”
Başkan Tahmazoğlu’na Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın ekibiyle birlikte gelen Şahinbey Belediye Başkan Yardımcısı Semih Kanıbir’in giriş ve zemin katlarına baktığını, kendilerine de üst katlardaki hemen tüm dairelerde büyük hasarlar oluğunu söylediğini anlatan Türkmen tepkisini şöyle sürdürdü: “4 yıldan beri Yeşil Vadi Konutlarında yaşıyoruz. Şu an ise depremden dolayı evlerimize girmeye korkuyoruz. Çadırlarda yaşamaya çalışıyoruz. İçinde bulunduğumuz bu durumdan dolayı Şahinbey Belediyesine söyledik. Bizzat Şahinbey Belediye Başkanı Tahmazoğlu’na burada oturulmayacağını , kolonlarda çatlak olduğunu ve gider borularımızın hepsinin tahrip olduğunu ifade ettim. Fakat kendisi bize ‘binalarınız az hasarlı içinde oturabilirsiniz’ dedi. Burası 3 katlı 5 katlı bina değil, 20 katlı bir binadan oluşuyor. Biz burada nasıl kalalım? Yaşlı annem var benim çocuklarımız var. Depremde sırtımda taşıdım annemi neler yaşadığımızı kimse bilemez. Çok şey istemiyoruz. Gelip burayı görmelerini istiyoruz. Buraya gelen yetkililer bize sağlıklı bir bilgi vermiyorlar. Sadece gelip giriş katlara bakıyorlar. Kolonlar çatlak diyoruz, sağlam diyorlar. Ama bize oturabilirsiniz raporuda vermiyorlar. Biz ne yapacağımızı bilmiyoruz. Şahinbey Belediyesi’nden yetkili biri geldi baktı. O bile burada durulmaz çıkın dedi. Fakat buna rağmen Şahinbey Belediye Başkanı eviniz az hasarlı geçin oturun diyor. Kendisi sosyal medyada şov yapacağına gelsin şovunu bu kadar insanın önünde yapsın. Halkın yanında olsun. Gelsin bizimle beraber bu binaya girsin. Yapamıyor ama. Biz buranın tapusunu Şahinbey Belediyesinden aldık. Ben dün gece hakkımızı aradığım için kaldığım çadırdan polis memurları tarafından gözaltına aldırıldım. Bu durumda bir belediye başkanının yapması gereken bu mu? Bizim yanımızda olması gerekirken kendisi bizi eziyor. Çok şey istemiyoruz gelip bizim derdimizi dinlesin yardımcı olsun” dedi.
“BU YAPILANLARIN HESABINI ELBET SORACAĞIZ”
Yeşilvadi Konutları yöneticisi Hasip Türkmen’inin avukatı Av. Deniz Atar, “Herkes depremin yarattığı psikolojiyi atlatamamışken, Belediyenin yaptırdığı hasarlı binaya vatandaşları sokmak isteyen bir belediye başkanı olabilir mi ? Depremzede bir vatandaşı sığındığı çadırından gözaltına aldırmak bir belediye başkanına yakışır mı ? İnanın bu acımasızlık ve vicdansızlık ancak Tahmazoğlu’na yakışırdı. Neyi örtmek istiyor bu belediye başkanı da hasarlı binaya vatandaşların girmesini üstenci bir dille söyleyebiliyor. 30 yıllık mühendisten daha iyi mi bileceksin diyor. Efendi, 30 yıllık müteaahhitlerin mühendislerin yaptığı binalar insanlara mezar oldu. Tabii ki, hasarlı bir binaya hasarsızdır denilirse girmeyecek o vatandaş o eve. Haddini hududunu bilmesi gereken birisi varsa, o da vatandaşa hizmetkar olması gereken belediye başkanıdır. Bu yapılanların hesabını elbet soracağız ama insanların acı yaşadığı bugün değil. O gün gelecek, işte o gün ağlayarak özür dileyecek bu belediye başkanı. Bu insanlara yaptıklarının hesabını verecek. Asla ve asla bu belediye başkanına baş eğmeyecek vatandaşlarımız. TCK m.217/A’yı kendilerine kalkan yapmak için yasalaştırdılar. Şu an daha net görüyoruz ki, kendilerine kalkan yaptığı yasalarla insana zulmediyorlar” dedi.
“ZAR ZOR ALDIĞIMIZ EVLERİMİZE GİREMİYORUZ”
Zöhre Demir, “Şu an rezil durumdayız, sokaklarda kalıyoruz. Hava çok soğuk, çok zor durumdayız. Çok şey istemiyoruz, barınacak bir yer istiyoruz. Zar zor aldığımız evlerimize giremiyoruz. 16. kattan korkarak indim. Yaşayacağıma bile inanamadım. Şu an sokaklarda perişan haldeyiz. En azından şimdilik bize bir çadır versinler. Sesimizi duysunlar” diye konuştu.
“EN AZINDAN BİZE BİR ÇADIR KURABİLİR AMA ODA YOK”
Ali Aydaş, “Bizi kimse anlamıyor. Burası yıkılacak. En azından bize bir çadır kurabilir ama oda yok. Neden yok? Var ama yapmıyorlar. Bizler ne yapacağız bilmiyoruz artık. Hava soğuk, insanlar evsiz. Bizler depremzedeyiz. Birazcıkta bizleri düşünmeleri lazım. Bu zor kış şartlarında çoluğumuzla çocuğumuzla dışlarda kaldık. Yardıma ihtiyacımız var. Görüyorlar ama el atmıyorlar” şeklinde konuştu.
“ÇOK ŞEY İSTEMİYORUZ, BİZE BİR YOL GÖSTERSİNLER İSTİYORUZ”
Recep Kıraç, “Ben 18. kata oturuyorum. Ve deprem olduğunda işteydim. Çocuklarımı aradım o an ve ailem çığlık atarak aşağı indiler neler yaşadığımızı anlatsak da kimse anlamaz. Evi kontrol etmek için bir kere evime girdim. Kapıyı bile kırarak açmak zorunda kaldım. Bu binaya komple bakılması lazım. Çocuklarımızın psikolojisi bozuldu. İşten çağırıyorlar ama korkutan çocuklarımı bırakıp gidemiyorum. Çok şey istemiyoruz. En azından gelip kontrol etsinler, bize bir yol göstersinler istiyoruz. Burada oturamayız” dedi.
“HEPİMİZİN CANI TEHLİKEDE”
Vakkas Parlak, “Allah kimsenin başına böyle bir felaket vermesin. Fakat bu evlerde 4 bin 5 bin kişi yaşıyor. Küçük çocuklarımız var. Yaşlı anne babalarımız var. Bu kadar insanı mahdur etmeye kimsenin hakkı yok. Birilerinin gelip bize yardımcı olmaları lazım. Kimse bizimle ilgilenemiyor. 6 kişiyiz biz. 6 kişi bir arabanın içine sığar mı? Nereye gideceğimizi bilmiyoruz artık. Milletvekillerini aradık ama sabredin diyorlar. Neyi sabredelim. 4-5 bin kişiyiz az değil. Hepimizde mağduruz. Hepimizin canı tehlikede” diye konuştu.
“ZAR ZOR ALDIĞIMIZ EVLERİMİZE GİREMİYORUZ”
Mustafa Berk, “Biz deprem günü ölümü gördük de geldik. Şu anda biz evlerimize giremiyoruz. Devlet elinden geleni yapıyor ama kimse buraya gelip bize yardımcı olan kimse yok. Bizler vatandaşız. Antep’in kaç tane milletvekili var ama bir tanesi gelip halimizi sormadı. 2 ay sonra gelip hepsi oy isteyecekler. Şimdi nerdeler asıl. Bizler zar zor aldığımız evlerimize giremiyoruz. Acilen gelip buraya bir çözüm bulsunlar” şeklinde konuştu.
“BU EVLERDE OTURMAK İNTİHARDIR”
Mahmut Türkmen, “Evet bizden daha kötü durumda olan var. Ama bizlerde çok zor durumdayız. Bu konutlarda 3 bin 3500 kişi insan yaşıyor. Kimse de gelipte bizim halimizi sormuyor. Evlerin içerisinde yüzlerce çatlak var. Bizler bu evlerde nasıl oturalım. Bu soğukta dışalarda kalıyoruz. Nereye kadar bu şekilde gidecek. Bizim de sesimizi duysunlar. Bu evlerde oturmak intihardır” dedi.
“GÖZ GÖRE GÖRE ÖLÜM ÇUKURUNA MI ATALIM KENDİMİZİ”
Fatih Aslan, “Biz bu evleri zar zor aldık. Şu anda da sadece bi rev istiyoruz başka bir şey değil. Halimiz çok kötü, evlerimize giremiyoruz. Yardıma ihtiyacımız var ama kimse bize el uzatmıyor. Çocuklarımızın psikolojisi çok bozuldu. Bu evlere nasıl çocuklarımızı sokalım. Göz göre göre ölüm çukuruna mı atalım kendimizi?” diye konuştu.
“TAHMAZOĞLU GELSİN BENİMLE 1 SAAT DAİREMDE OTURSUN”
Faruk Kurt, “Eğer bu binalar sağlamsa ve bizler burada oturabiliyorsak o zaman bu onayı veren yetkililer ve Şahinbey Belediye Başkanı Tahmazoğlu benimle birlikte benim daireme girsin 1 saatini geçirsin. Hiçbir şey istemiyorum. Diri diri mezara bizimle gelip girsinler. Eğer gelip 1 saat otururlarsa ben de ömür boyu oturacağım. Ama oturamazlar, bende bu konuda iddaya giriyorum. 4 tane çocuğum var. Binanın her tarafı çatlak. İçeri girdiğimizde yaşadığımız o psikolojinin ne demek olduğunu bizim dışımda kimse anlayamaz” şeklinde konuştu.
“BU EV BELEDİYENİN EVİ İSE BU BELEDİYE BİZE SAHİP ÇIKMAYA MECBUR”
Saadet Baran, “Ben 4 çocuk annesiyim ve burada giriş kata oturuyorum. Giriş kata olduğuma rağmen bu yaşadığımız felaketi asla unutamayacağım. Ben açta kalırım, susuz da kalırım. Bizim tek bir isteğimiz var oda ev. Sayın Mehmet Tahmezoğlu hatalı olduğu halde, binalar onun olduğu için buraya gelmek istemiyor. Bizim yöneticimiz hiçbir şey söylemediği halde tehdit eden, şikayet eden ve haklıymış gibi üste çıkan Şahinbey Belediye Başkanı Mehmet Tahmazoğlu oluyor. Kendisinin yüreği varsa gelsin bizimle burada bir gece geçirsin o zaman biz bir ömür boyu burada kalırız. Evlerimiz çok kötü durumda, hepsi yan yatmış. Benim evimin daha 7-8 yıl ödemesi var. Ben bu borcu ödeyeceksem kendisinin de gelip buradaki tüm halkının isteklerini kabul edip, bu binayı komple yıkıp, herkesi ev sahibi edecek. Bu ev belediyenin evi ise bu belediye bize sahip çıkmaya mecbur” dedi.
