İddialar ve Gerçekler! Deliller çürütüldü! Kumpas bozuldu
Gaziantep Gazeteciler Cemiyeti ve Ay Medya Grup Başkanı İbrahim Ay’ın tutuklu olarak yargılandığı davanın iddianamesinde yer alan suçlamalar avukatları tarafından belgeleri ile çürütüldü.
Tutuklu yargılanan Gaziantep Gazeteciler Cemiyeti Başkanı İbrahim Ay’ın avukatları tutukluluk halinin kaldırılmasını talep etti.
Başkan İbrahim Ay’ın avukatları İskender Kahraman, Bektaş Şarklı ve Deniz Atar yaptıkları araştırma ve çalışma sonucunda iddianamedeki HTS kaydı, baz istasyonu verisi ve kuyumcudan 420 gram altın alındığı ile ilgili suçlamaların hiçbirisinin gerçekle ilişkisinin olmadığını ortaya koydular.
İbrahim Ay’ın tutuklanmasına yol açan iddianamede dile getirilen suçlamaları tek tek çürüten Avukatlar, iddiaları ve gerçekleri şöyle açıkladı;
SANIKLARLA DEĞİL LEYLA ÖZEKŞİ İLE GÖRÜŞTÜ
İDDİA; İddianamede müvekkil İbrahim Ay’ın 19.04.2018 tarihinde diğer şüphelilerle, müştekiye karşı gerçekleştirilecek eylemi planlamak için buluştukları iddia edilmektedir.
GERÇEK; 19.04.2018 Saat: 12.56’ya kadar yaşam alanı olan Ay Medya Plaza’da bulunan İbrahim Ay, Gazeteci Leyla Özekşi Polat ile aynı gün saat: 12.08’de yaptığı telefon konuşmasına istinaden ve yine aynı gün saat: 12.58’de Leyla Özekşi Polat ile yaptığı telefon görüşmesi sonucu
İncilipınar Mahallesi’nde bulunan Gaziantep 27 Gazetesi ofisine doğru yola çıkan İbrahim Ay, saat: 13.05’den saat: 13.58’e kadar Gaziantep 27 Gazetesi’nde bulunmuştu.
İbrahim Ay’ın dosyadaki diğer sanıklar ile ortak baz verdiği iddia edilen 19.04.2018 tarihinde saat: 12:58:04’de baz istasyonuna sinyal veriyorken, Gazeteci Leyla Özekşi Polat ile saat: 12:58 başlayan ve hareket halindeyken 131 saniyelik görüşmesinin olduğu HTS kayıtlarında açıktır.
Görüldüğü gibi İbrahim Ay, diğer sanıklarla ortak baz verdiği saatte sanıklarla değil değerli meslektaşı Leyla Özekşi Polat ile görüştüğü açıktır.
HACI AYHAN APARTMANINDAN ALINAN SİNYAL
İDDİA; İddianamede müvekkil İbrahim Ay’ın 18.04.2018 tarihinde diğer şüphelilerden S.O.M ile Ali Fuat Cebesoy Bulvarında Hacı Ayhan Apartmanında bulunan bazdan çok yakın sinyal verdiği tespit edildiği iddia edilmektedir.
GERÇEKLER; İbrahim Ay, 18.04.2018 Saat: 13:22’de Sanko Holding’te görüşmeden çıkıp E-5 karayolunu kullanarak Saat: 13:27’de Mezarlık Kavşağı’nda Saat: 13:30’da yine Ali Fuat Cebesoy Bulvarında Hacı Ayhan Apartmanı Baz istasyonunda, Saat: 13:33’de Pembe Köşk Apartmanı baz istasyonlarını geçerek, saat: 14:00’da yapılacak olan Gaziantep Gazeteciler Cemiyeti Başkanlığı toplantısı için Cemiyet ofisine gitmiştir. Saat: 14:02’de de Gaziantep Gazeteciler Cemiyeti Başkanlığı’nda sinyal vermiştir.
Diğer Şüpheli S.O.M.’nin ise saat: 13:56’da Gaziantep Özdemir Bey Caddesi’nden Düztepe’ye doğru seyir halinde olduğu anlaşılmaktadır.
Bu haliyle güzergah üzerinde İbrahim Ay’ın 30 dakikalık zaman içerisinde 5 baz istasyonunda geçerek Gaziantep Gazeteciler Cemiyeti Başkanlığı’na geldiği anlaşılmaktadır.
MEZARLIK BAZ İSTASNOYU İLE İLGİLİ İDDİA
İDDİA; İbrahim Ay’ın 12.04.2018 tarihinde diğer şüphelilerden İ.G ile Karaoğlanlı Yosunlu Sokak baz istasyonundan sinyal verdiği tespit edilmiştir.
GERÇEKLER: İbrahim Ay’ın 12.04.2018 tarihinde bu baz istasyonundan veya bu baz istasyonuna yakın hiçbir baz istasyonundan sinyal vermediği, o bölgede bulunmadığı anlaşılmaktadır.
Bu da bize baz istasyonu delilinin gerçek dışı ve düzmece olduğunu göstermektedir.
1 DAKİKADA 10 KM YOL NASIL ALINIR?
İDDİA: İbrahim Ay’ın 20.04.2018 tarihinde diğer şüphelilerden S.O.M ile Deniz Mahallesi’nde baz istasyonunda ortak sinyal verdiği tespit edildiği iddia edilmektedir.
GERÇEK: İbrahim Ay’ın 20.04.2018 tarihinde bu baz istasyonunda en son saat: 16:05’te sinyal vermiş olup, diğer şüpheli S.O.M. ise 16:04’te Gaziantep Mücahitler Mahallesinde bulunan bir baz istasyonundan sinyal vermiştir.
İbrahim Ay ile diğer sanık S.O.M.’nin bulunduğu iki baz istasyonu arasındaki mesafe 10 km’dir.
Yani Müvekkil İbrahim Ay ile diğer sanığın Deniz Mahallesi’nde hiçbir şekilde ortak baz vermediği anlaşılmaktadır.
Bu haliyle, iddianamedeki bu hususta gerçek dışıdır.
S.O.M. İBRAHİM AY’LA KONUŞAMADI AMA BAŞKA GAZETECİLERLE DEFALARCA KONUŞMUŞ
İDDİA: İbrahim Ay’ın 04.04.2018 tarihinde Sanık S.O.M ile 11 saniyelik arama kaydı delil olarak kabul edilmektedir.
GERÇEK: Oysa; 11 saniyelik aramanın Ay Medya’nın santral telefonu olduğu, yapılan denemede 11 saniyelik aramanın sadece iki kez çalma sesine denk geldiği, bu 11 saniyede telefonlara bir sekreter yada operatörün baktığı varsayıldığında her hangi bir görüşmenin olamayacağı teknik olarak aşikardır.
11 Saniyelik HTS kaydı sanık S.O.M’nin İbrahim Ay’la görüşemediğini ortaya koyarken, dosyada yer alan HTS kayıtlarına göre sanık S.O.M. Ay Medya Grubu’nun santralini aradıktan 1 dakika sonra gazeteci Mehmet Levent Özkurt ile konuştu. Sanık S.O.M.’nin o günlerde çok sayıda gazetecilerle görüştüğü kayıtlarda sabittir.
KUYUMCU KUMPASI
İbrahim Ay’ın bir kuyumcudan 420 gr yazan ancak dosyadaki fotokopisinde 480 gr olduğu iddia edilen iddiayla ilgili açıklamaya gelince;
Söz konusu kuyumcudan alınan altının 19.06.2021 tarihinde 10 gr’lık bilezik olduğu Altının o zamanki gram fiyatının 480 TL olduğu, bunun karşılığında Müvekkil İbrahim Ay’ın aynı gün (19.06.2021) kendine ait kredi kartıyla 4.800 TL ödeme yaptığı (slibi ektedir).
Bu bileziği, yine aynı gün Meslektaşı Metin Sabuncu’nun oğlu Hayri Can’ın düğününde takı olarak taktığı anlaşılmaktadır.
Bu bileziğin alındığı gün Altının gramının 480 TL olduğu, Gaziantep Kuyumcular Odası’ndan almış olduğumuz resmi yazı ile sabittir.
İddianame de altın gramının 480 Tl olmasını, sanki 480 gr altın alınmış gibi yazılması da hukuki bir kasıt olduğunun ispatıdır.
CEZAEVİNDEN YAZILAN MEKTUP
Gazeteci Mahmut Özkılıç’ın vurulması olayında azmettirici olmakla suçlanan Selçuk Yiğit 20 yıl hapis cezası aldı. Selçuk Yiğit olaydan 4 yıl sonra hapis cezasının kesinleşmesinin ardından müşteki Mahmut Özkılıç’ın avukatı Hüseyin Tank tarafından 30.06.2021, 21.07.2021 ve 20.08.2021 tarihlerinde üç kez cezaevinde ziyaret edildi. Bu ziyaretlerin sonuncusunda olayın azmettiricisinin İbrahim Ay olduğuna dair bir dilekçe yazmaya ikna edildi. Dilekçeyi de Mahmut Özkılıç’ın avukatı Hüseyin Tank’a teslim etti. Hüseyin Tank da dilekçeyi kendi eliyle savcılığa sundu. Müştekinin Avukatı Hüseyin Tank’ın sanığın avukatını cezaevinde ziyaret etmesinin hayatın olağan akışına aykırı olması akıllara sanığın bir vaat karşılığında yönlendirilmiş olduğunu getirmektedir. Tüm bu deliller İbrahim Ay’a karşı bir kumpasın hazırlandığını göstermektedir.
