Akkent Cami inşaatı iskelenin çökmesi sonucu hayatını kaybeden inşaat mühendisi Korkut Küçükcan davasında karar çıkmadı. Duruşmada olay tarihinde İmar ve Fen İşlerinden Sorumlu Başkan yardımcısı olarak görev yapan Aslettin Yıldız ile İmar ve Ruhsat müdürü Ayşe Fatma Topuz’un da aralarında bulunduğu 6 tanık dinlendi.
Duruşmada söz alan Korkut Küçükcan’ın eşi Zeynep Küçükcan “ Eşim Korkut’un ölümünün gerçek sorumlusu olan Şahinbey Belediyesi Başkan ve yetkililerinin bu davada sanık olması gerekirken tanık olarak yargılanması son derece üzücüdür. Danıştay verdiği hukuka aykırı karar ile eşimin ölümünün gerçek sorumluları olan Şahinbey Belediyesi yetkililerini koruma altına alarak adalet karşısında hesap vermekten kaçırdı. Umarım Adalet geç de olsa tecelli eder “dedi.
Şahinbey ilçesi’nde bulunan Akkent Cami inşaatı iskelenin çökmesi sonucu, inşaat mühendisi Korkut Küçükcan’ın hayatını kaybetmesi nedeniyle, 6 sanık hakkında bilinçli taksirle ölüme ve yaralanmaya sebep olmak suçundan , 22,5 yıla kadar hapis istemiyle açılan davanın 3. duruşması yapıldı. Duruşmada olay tarihinde İmar ve Fen İşlerinden Sorumlu Başkan yardımcısı olarak görev yapan Aslettin Yıldız ile İmar ve Ruhsat müdürü Ayşe Fatma Topuz’un da aralarında bulunduğu 6 tanık dinlendi.
Şahinbey Belediyesinde İmar ve Ruhsat Müdürü olarak görev yapan Aslettin
Yıldız çapraz sorgu sırasında katılan Zeynep Küçükcan’ın avukatı Dilek Helvacı
dökülmesi nedeniyle zaten standartlara aykırı inşa edilen ahşap iskelenin
çökme riski altında olduğu sahada görevli mühendisler tarafından kendilerine
defalarca iletilmesine rağmen mühendis Korkut Küçükcan’ın ölçüm yapmak
için niçin göz göre buraya gönderildiği ve Korkut Küçükcan’ın göçük altında
bulunduğu sırada Şahinbey Belediyesi tarafından niçin gece yarısı apar topar
parselasyon değişikliği yapılarak, tapuya tescil edildiği” şeklindeki sorulara “
Bunlar benim görev alanımda değildir. Belediyeden sorulsun” şeklinde yanıtlar
verdiği görüldü.
TOPUZ: RUHSAT KAZADAN SONRA ALINDI
Şahinbey Belediyesi İmar ve Ruhsat Müdürü Ayşe Fatma Topuz’da, çapraz
sorgu sırasında kendisine yöneltilen aynı doğrultudaki sorulara “Kendisinin
görev döneminde mal sahibi ve yüklenici olan Belediyenin herhangi bir ruhsat
başvurusunda bulunmadığı , ancak kazadan sonra Belediye tarafından
başvuruda bulunularak söz konusu inşaatın ruhsata bağlandığı” şeklinde
beyanda bulundu. Tanıklardan Aslettin Yıldız’ın dinlenmesi sırasında Mahkeme
Başkanının “İstemezseniz bu sorulara cevap vermeyebilirsiniz” şeklinde sık sık
hatırlatma bulunmasına Zeynep Küçükcan’ın vekili tepki göstererek “ Tanıklarasoru sorma hakkımızı lütfen engellemeyin” şeklinde beyanda bulunduğu görüldü.
KÜÇÜKCAN: “UMARIM ADALET GEÇ DE OLSA TECELLİ EDER”
Tanıkların dinlenmesinden sonra Korkut Küçükcan’ın eşi Zeynep Küçükcan söz
alarak “ Eşim Korkut’un ölümünün gerçek sorumlusu olan Şahinbey Belediyesi
Başkan ve yetkililerinin bu davada sanık olması gerekirken tanık olarak
yargılanması son derece üzücüdür. Danıştay verdiği hukuka aykırı karar ile
eşimin ölümünün gerçek sorumluları olan Şahinbey Belediyesi yetkililerini
koruma altına alarak adalet karşısında hesap vermekten kaçırdı. Ancak, biz
Anayasa Mahkemesine başvurduk. Umarım Adalet geç de olsa teceli eder “
dedi.
“BU CAMİNİN RUHSATI YOK, PLANI VE PROJESİ YOK”
Duruşmada söz alan Zeynep Küçükcan’ın vekili Dilek Helvacı “ Bir cami düşünün
ki, hem mülkiyeti hem de yüklenicisi Şahinbey Belediyesine ait. Belediye
Başkanı Mehmet Tahmazoğlu kamuoyunda Akkent Camiinin Türkiye’nin 2.Büyük camisi olacağını övünerek beyan ediyor. Belediye Başkanı
Tahmazoğlu’nun kazadan önce defalarca camiinin denetimine gittiği ve yapımı
ile ilgili bilgi aldığı sosyal medyadaki görüntülerine ilaveten Mahkemede
dinlenen Edecan Firması yetkilisi, şantiye şefi, iskeleci, kalıpçı sanıklar ve
tanıklar tarafından da defalarca doğrulandı. Ancak, bu caminin ruhsatı yok,planı ve projesi yok. Düşünebiliyor musunuz Türkiye’nin 2.büyük camii,
Şahinbey Belediyesi tarafından ruhsatsız, plansız ve projesiz inşaa ediliyor. Bu
da yetmezmiş gibi kazadan kısa bir süre önce söz konusu caminin kubbesine 3
saatte 60 ton beton dökülerek zaten çürük olan ahşap iskelenin üzerindeki
ağırlık daha da artırılarak göz göre ölüme davetiye çıkartılıyor. Bu konuda
mühendis, kalıpçı, iskeleci kazadan kısa süre önce Belediye Yetkililerine
mutlaka inşaatı durdurun ve bu iskeleyi kaldırın diye uyarılarda bulunduklarını
Mahkemede defalarca söylediler.
Zaten 2018 yılında ahşap iskelenin standartlara aykırı olduğu için kaldırılması
gerektiği ve mevzuat gereği mutlaka çelikten imal edilmesi gerektiği, ayrıca
yüksekte çalışırken emniyet kemerlerinin bağlanma noktalarının oluşturulması
gerektiğine dair İVME iş güvenliği uzmanlarının dosyada raporları var. Hatta,
soruşturmada dinlenen iş güvenliği uzmanları İnşaattaki bu riskler ortadan
kaldırılmadığı için görevden ayrıldıklarını bildiriyorlar. Ancak geldiğimiz noktada
bugüne kadar dinlenen Belediye görevlileri dosyada sanki bu deliller hiç
yokmuş gibi ‘Bilmiyoruz, Görmedik, Duymadık’ diyerek suçu üzerinden atmayaçalışıyorlar. Oysa ki, dosyada mevcut İTÜ; ODTÜ, Üsküdar Üniversitesi
tarafından düzenlenen bilirkişi raporları ve uzman raporlarına ilaveten son
olarak Mahkemece 3 kişilik bilirkişi heyetince düzenlenen raporda da tüm
kusurun Şahinbey Belediyesi Yetkililerine ait olduğu bir kez daha kanıtlandı.
Biz bu nedenle öncelikle göz göre göre gelen kazanın gerçek sorumluları olan
başta Şahinbey Belediye Başkanı Mehmet Tahmazoğlu olmak üzere Fen İşleriMüdürü Ahmet Temizyürek, Yapı Kontrol Mühendisi Faruk Pekşen ile söz
konusu iskelenin kaldırılması gerektiğine dair kazadan bir yıl önce İvme İş
Güvenliği Şirketinde görevli İş Güvenliği Uzmanları Zafer Arısoy ve Hakan
Kızılaslan’ın tanık olarak dinlenilmesini talep ediyoruz. Buna ilaveten müteveffa
Korkut Küçükcan’ın kazadan öne Şahinbey Belediyesi Proje ve Etüd MüdürüŞeyma Gökçek tarafından olay yerine ölçüm yapmak için gönderildiğine vekaza sırasında başında takılı olan baretin kurtarma çalışmaları sırasında AFADgörevlileri tarafından bulunduktan sonra elden ele geçirilerek Şahinbey
Belediyesi Görevlilerince yok edildiğine dair görgü tanıklarının dinlenilmesini
talep ediyoruz. Ayrıca, Korkut Küçükcan’ın göçük altında bulunduğu sıradasabaha karşı Akkent Camiinde imar ve parselasyon değişikliği ve tapuya tescil
işlemlerinin kim tarafından, kimin talimatına istinaden yapıldığı, bu işleme
kimin onay verdiği hususlarının sorulmasını talep ediyoruz “ dedi.
DURUŞMA 5
TEMMUZ’A ERTELENDİ
Sanık Ahmet Selim Ener’in avukatı ise Akkent Camii inşaatın Edecan inşaattan,
2017 yılında Belediyeye geçtiği tarihten sonra Şahinbey Belediyesi tarafından
ne gibi mal ve hizmet alımlarının yapıldığının sorulmasını talep etti.
Mahkeme kısa bir aranın ardından Zeynep Küçükcan Vekili ile sanıklar
vekillerinin tanık dinletme ve Şahinbey Belediyesine müzekkere yazılması
taleplerinin tümünü reddederek, mahallinde keşif ve bilirkişi incelemesi
yapılmasına karar verdi . Duruşmayı ise 5 Temmuza erteledi.
HELVACI: “MAHKEMENİN BAĞIMSIZLIĞI VE TARAFSIZLIĞI ŞÜPHE UYANDIRIYOR”
Duruşmadan sonra beyanda bulunan Zeynep Küçükcan’ın vekili Av.Dilek Helvacı “ Mahkemenin, olayın aydınlanmasına doğrudan etki edecek Şahinbey Belediye
Başkanı Mehmet Tahmazoğlu başta olmak üzere diğer belediye yetkililerinin
ve görgü tanıklarının dinlenilmesi talebini reddetmesi son derece üzücü ve
düşündürücüdür. Nitekim, duruşma sırasında Mahkeme tarafından , Belediye
Yetkililerine doğrudan soru sorma hakkımızın kısıtlanmaya çalışılması ve
ardından maddi gerçeğe ulaşmak için Mahkemece araştırılması zorunlu
hususların reddedilerek alelacele keşif ve bilirkişi incelemesi yapılmasına karar
verilmesi dikkat çekicidir. Nitekim, keşif tarihinin seçimin hemen ertesi günü
olan 15 Mayıs 2023 tarihine bırakılması Mahkemenin bağımsızlığı ve tarafsızlığı
hususunda şüphe uyandıran bir hal teşkil etmiştir. Kaldı ki, kazadan sonra
Akkent caminin enkazının alelacele kaldırılarak ahşap iskelenin enkazı ihale
yoluyla satıldığına göre Mahkeme mahallinde keşif yaparak acaba neyi tespitedecektir? Diğer taraftan ilk celsede Belediye Yetkililerinin dinlenilmesine karar veren Mahkeme Başkanının alışılmadık biçimde aynı Adliyede bir başkaMahkeme Başkanlığına getirilmesi de yargılama sürecinde dikkat çeken bir diğer husustur. Umarım Anayasa Mahkemesi biran önce Şahinbey BelediyesiBaşkanı ve diğer görevlilerinin Adalet Karşısında hesap vermelerini sağlayacak adil bir karar verir. Küçükcan Ailesinin ve kamu vicdanında açılan yaranın ancak bu şekilde telafisi bir ölçüde mümkün olacaktır” dedi.
•AYSUN GÜRLEK