Telefon numarası deyip geçmeyin. 4 Yıla kadar hapis cezası alabilirsiniz! « GAZİANTEP RADYO ZEUGMA

19 Nisan 2024 - 03:23

Telefon numarası deyip geçmeyin. 4 Yıla kadar hapis cezası alabilirsiniz!

Telefon numarası deyip geçmeyin. 4 Yıla kadar hapis cezası alabilirsiniz!
Son Güncelleme :

04 Aralık 2022 - 22:50

44 views

Gaziantep Barosu Avukatlarından Önder Alkurt, izin almadan bir kişinin telefon numarasının üçüncü bir kişi ile paylaşılmasının KVKK kapsamında suç olduğunu belirterek, “Bu durum 2 yıldan 4 yıla kadar hapis cezasına neden olabilir” dedi.

Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (KVKK) ile birlikte, dijital ortamda yaşanan siber saldırılar, veri ihlalleri ve sızıntılar gibi birçok tehlikeli durumun önleminin alınıp, güvenliğin sağlanması için bazı yaptırımlar uygulanmaya başladı.

Son dönemlerde KVKK ile ilgili şikayetlerde büyük artış yaşanıyor. Özellikle de telefon numaralarının üçüncü kişi ile paylaşılmasına yönelik şikayetlerde patlama var. Vatandaşları uyaran Gaziantep Barosu Avukatlarından Önder Alkurt, izin almadan bir kişinin telefon numarasının üçüncü bir kişi ile paylaşılmasının suç olduğunu belirterek, “Bu durum 2 yıldan 4 yıla kadar hapis cezasına neden olabilir” dedi.

‘’2 YILDAN 4 YILA KADAR HAPİS CEZASI İLE CEZALANDIRILIR’’

Her geçen gün artan kişisel verilerin korunmasına yönelik risk ve tehditler, sürdürülebilir veri koruma ve uyum politikalarının benimsenmesi gerekliliğini ortaya çıkardı. Nisan 2016’da yürürlüğe giren KVKK’nın çok ciddi idari para ve hapis cezaları getirdiğini belirten Av. Alkurt, konuyla ilgili bilinçlenmenin hızla artması gerektiğini vurgularken bu kanunun yalnızca şirketleri kapsadığı ile ilgili de yanlış bir algının hakim olduğunu söyledi. Bir kişinin rızasını almadan cep telefonu numarasının üçüncü kişiyle paylaşılması durumunda Türk Ceza Kanunu’nun 136/1’inci maddesi gereği hapis cezası ile karşı karşıya kalınabileceğine dikkat çeken Alkurt, ‘’2016 yılının Nisan ayında çıkan 6698 sayılı kanun ile bir kişinin kişisel bilgileri dediğimiz ad, soyad, cep telefon numarası, TC kimlik numarası, ev ve iş yeri adresi, e-mail adresi hatta kişinin DNA’sı kısacası kişinin kendine özgü her bilgisi rızası dışında yayılması, kullanılması suçtur’’ şeklinde konuştu.

ŞİKAYETLER ZAMAN AŞIMINA TABİ DEĞİL!

KVKK ile ilgili oluşan bu suç kapsamında toplumun bilinçsiz olduğunu ve bilinçlendirilmenin yapılması gerektiği konusunda konuşan Av. Alkurt, ‘’Ayrıca yasa sadece yayana değil yayılan bilgiyle hukuka aykırı şekilde işlem yapana da ceza veriyor. TCK 136/1’inci maddesi gereği bu suç 2 yıldan 4 yıla kadar hapis cezası veriyor. Bu olay kimsenin bilmediği hatta en önemlisi önemsemediği ve günlük hayatta normal görülen bir durum, basite indirgememek lazım. Son zamanlarda da zaten KVKK ile ilgili birçok şikayet gelmeye başladı ve ilginç olan da bu şikayetlerin zaman aşımına tabii olmaması. Yani şu şekilde açıklayacak olursam; olayın üzerinden ne kadar zaman geçerse geçsin, arada neler yaşanırsa yaşansın şikayet üzerine dosya açılıyor, suça tabii sayılıyor. Suç karşılığı olan ceza da azımsanmasın asla çünkü cezanın alt sınırı 2 yıl. Toplumu da bu konuda daha iyi aydınlatmak lazım” diyerek yasaları bilmenin önemine dikkat çekti. 

‘’HİÇ UMMADIĞIMIZ ANDA SUÇ İŞLEMİŞ OLABİLİRİZ’’

Teknolojinin giderek geliştiği ve yaygınlaştığı şu zamanlarda ve sonrasında yaptığımız her işleme çok çok dikkat etmek gerektiğini söyleyen Av. Önder Alkurt, ayrıca özel hayatın gizliliği kanunu ile KVKK kanununu karıştırmamak gerek diyerek konuşmasında şu ifadelere yer verdi. Av. Alkurt şöyle devam etti: ‘’Malum teknoloji çağındayız ve sosyal medya üzerinden paylaştığımız görsel ve diğer bilgileri bir başkasının alıp, çoğaltması ve yayması da KVKK’ya aykırı olduğu için suça dahil sayılıyor. Dolayısıyla hiç ummadığımız zamanlarda bile suç işlemiş sayılabiliriz. Bu yüzden yaptığımız her işleme çok dikkat etmeliyiz… Şunu da belirtmek isterim ki KVKK ile özel hayatın gizliliği suçunu karıştırmamak lazım. İkisi çok farklı konuları ele alan kanunlardır. Kişisel bilgileri alma, yayma, çoğaltma ve aykırı şekilde kullanma suçu 6698 sayılı kanunda düzenlenen Kişisel Verilerin Korunması Kanunu’na dahildir.’’ 

CAFER:‘’NERELERE GİDECEĞİNİ, NASIL KULLANILACAĞINI BİLEMEYİZ’’

Telefon numarasının üçüncü şahıslarla paylaşılması konusunda görüşlerini aldığımız vatandaşların önemli bölümünün Kişisel Verileri Koruma Kanunu tam olarak bilmediği dikkat çekti. Üniversite öğrencisi Melikcan Cafer, “Bir tanıdığının telefon numarasını başka birisine verir misin?” şeklindeki sorumuza, ‘’Vermem, kişinin rızası olması gerekir. Sonuçta telefon numarası kişisel bir şeydir. Nerelere gideceğini, nasıl kullanılacağını bilemeyiz. Kişinin başına ummadığı bir iş açabilir bu durum risk edilecek bir şey değildir’’ derken Emine Tosun da etik bulmadığını ve daha önce başına böyle geldiğini ifade ederek şu şekilde konuştu: ‘’Daha evvel başıma böyle bir şey geldi. Çok can sıkıcı buluyorum bu durumu. Sınıf temsilcisi olduğum için başka bir öğrenciye bir olay ile ilgili benimle iletişim kurması için cep telefon numaram verilmişti. Herhangi bir taciz, kötü olayla karşı karşıya kalmadım ancak dediğim gibi çok can sıkıcı bir şeydi’’

‘’ASLA VERMEM ÇÜNKÜ GÜVENLİ DEĞİL’’

Telefon numarasının paylaşılmasının güvenli olmadığının bilincinde olan Selin Yıldırım ve Orkun Vedat Yiğit ise, çok kez bu durum ile karşılaştıklarını ifade ederken moral bozucu bir şey olduğunu vurguladılar. Ayrıca kişisel bilgilerin kişiye özel olduğuna dikkat çekerek bundan sonra daha temkinli olacaklarının altını çizdiler.

Telefon numarasının paylaşılması ile ilgili sorumuzu yanıtlayan Selin Yıldırım, ‘’Hayır, vermem. Çünkü güvenli değil’’ derken, Orkun Vedat Yiğit, ‘’Kişisel bir bilgi olan cep telefon numarası kişinin bilgisi olmadan kimseye verilmez. Ben de vermem zaten’’ şeklinde konuştu.

GÜNGÖR: KİŞİNİN RIZASI DIŞINDA KİMSEYE VERİLMEMELİ

Rümeysa Güngör ise, ‘’Asla vermem. Başıma böyle bir şey gelmedi, gelseydi tepkim net olurdu. Telefon numarası özel bir veridir, kişinin rızası dışında kimseye verilmemeli… Güvenli değil bir kere bu davranış’’ dedi.

YAŞAR:‘’SUÇ OLDUĞUNU BİLMİYORDUM’’

Telefon numarasını yaymanın Türk Ceza Kanunu’nun 136/1’inci maddesi gereğince hapis cezası ile sonuçlandığını bilmediğini dile getiren Muhammet Yaşar, “Daha önce birinin telefon numarasını bir başkasına vermiştim ama bunun suç teşkil edeceğini hiç sanmıyordum. Şimdi siz söyleyince şaşırdım açıkçası. Bundan sonra daha temkinli yaklaşmam gerektiğini öğrendim, daha dikkatli olurum’’ ifadelerini kullandı. 

GÜLBURCU ERMAYASI

YORUM YAP

Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.