“TOPLUMUN TEMEL 2 SORUNU ADALETSİZLİK VE SEVGİSİZLİKTİR” « GAZİANTEP RADYO ZEUGMA

26 Nisan 2024 - 03:32

“TOPLUMUN TEMEL 2 SORUNU ADALETSİZLİK VE SEVGİSİZLİKTİR”

“TOPLUMUN TEMEL 2 SORUNU ADALETSİZLİK VE SEVGİSİZLİKTİR”
Son Güncelleme :

29 Mart 2023 - 22:33

CHP Gaziantep Milletvekili Aday Adayı Avukat Abdulkadir Özçelik, güçlü projeleri, vizyonu, farklı söylemleri ve başarı odaklı çalışma yöntemiyle diğer adaylardan öne çıkıyor.  Siyasi bir geçmişi olan CHP Milletvekili Aday Adayı Avukat Abdulkadir Özçelik,   Ay Medya Grubu’nu ziyaret ederek, projeleri ile ilgili açıklamalarda bulundu ve toplumun  en büyük temel sorunun adaletsizlik olduğunu vurguladı.

“CHP’Yİ CUMHURİYETİN ÇİMENTOSU OLARAK GÖRÜYORUM” 

Cumhuriyet Halk Partisi’ni Cumhuriyetin çimentosu olarak gördüğünü dile getiren CHP Gaziantep Milletvekili Aday Adayı Avukat Abdulkadir Özçelik  “Biz 78 kuşağı olarak tanınıyoruz. 78 kuşağının özellikleri de bildiğiniz gibi 12 Eylül öncesindeki olayların yoğun yaşandığı dönemde bedel ödeyen insanlardan biriyiz. Vatanperverlik anlayışının öne çıktığı bir gençlik yaşadım ben. Cumhuriyet Halk Partisi bu toplumun çimentosu olarak görüyorum. Cumhuriyet Halk Partisi’ni Cumhuriyetin çimentosu olarak görüyorum. Bu anlamda yakın hissettiğim, rahat ettiğim, evim gibi hissettiğim bir yer olarak görüyorum. Şimdiye kadar verdiğim emeğin hiçbir zaman karşılığını düşünmedim böyle bir şey olması mümkün değil. Çünkü ideallerimiz uğruna siyaset yapan insanlarız. İdeallerimiz uğruna yaptığımız siyasette 40 yıldır hemen hemen devam ettiriyoruz. Verilen her görevi her sorumluluğu hakkıyla yapmaya çalıştık ve çalışıyoruz” diye konuştu.

“TOPLUMUN TEMEL 2 SORUNU ADALETSİZLİK VE SEVGİSİZLİKTİR”

Özçelik,“Şu anda toplumun temeli 2 tane sorunu var. Birisi adaletsizlik diğeri de sevgisizliktir. Adalet her şeyin temeli hata Konfüçyüs’ün bir sözü var. Adalet kutup yıldızı gibidir. O yerinde durur ve geri kalan her şey onun etrafında döner. Adalet yoksa geride kalan her şey çürür, her şeyin erozyona uğrar. İkinci sorun ise sevgisizlik. Maalesef biz belki de bulunduğumuz yerin konjonktürel olarak Türkiye’nin jeopolitik konumu itibari ile emperyalist güçler tarafından kullanıldığı anlamında farklılıkları hep düşmanlık vesilesi gördük. Farklılık aslında zenginlik olmalı. Fakat biz  hep birbirine Alevi-Sünni, Kürt-Türk, o-bu, sağcı-solcu diye örtülü ya da açık diye öteleme anlayışı içerisinde olduk. Bunun insanlarımızın birbirine olan sevgisizliğinden kaynaklandığını ve bu sevgisizliği insanın kusuru olmayan bu şekilde bir tohum ekildiğini düşünüyorum. Bu iki noktada toplumun düzeltilmesi gerekiyor. Siyaset anlayışı da budur. Sayın Genel Başkan Kılıçdaroğlu’nun da kucaklaşmak adı altında söylediği ve mümkün olduğu kadar gerginlikten uzak verdiği mesajlarda tahmin ediyorum bu iki ana unsura yönelik mesajıdır. Sevgi her şeydir. Birbirimizi sevmezsek farklılıklarımızı zenginlik olarak görmezsek çatışma doğar. Çatışma olan yerde de anarşi vardır. Anarşi olan yerde özgürlük yoktur. Hürriyetler gerektiği gibi kullanılamaz. Soyut olarak bu 2 ana unsuru projelerimde tutuyorum ama somut olarak insanların ayağına gitmek, onların dertlerini dinlemek, onlarla beraber oturup kalkmak, onların yediği ve içtiğinde onlara eşlik edebilmek. Yani onlarla hemhal olmak. Tabii ki genel ve özel anlamda insan sorunlarıyla uğraşmak önemli ama genel manada insanların karşılaştığı problemler var. İşte bu ayrışmanın da aslında adaletsizlik ve sevgisizlik sorunlarından kaynaklanıyor” şeklinde konuştu.

“6 PARTİNİN GENEL BAŞKANLARI MÜLAKATI KALDIRMAK İÇİN İMZA ATTI” 

Özçelik, “Örneğin bir çocuğunuz var ve üniversite mezunu, işe girecek çok yüksek puan alıyor ama işe giremiyor. Çünkü belli yerlerden referans getirmiyor bu referanslar bugün ayrışmanın nedeni haline geldi. Biz zaten Millet İttifakının projelerinde yer alıyor.  Geldiğimizde veya gelindiğinde sistemde en azından mülakat diye bir şey olamaz. Mülakatı kaldırmak lazım ki kaldıracaklar. 6 partinin genel başkanları da bu sistemin kaldırılması için imza attılar. Böyle bir şey olabilir mi? Devlet kendi yurttaşı içerisinde o bu diye ayrım yapabilir mi? Hadi şu olabilir siz hakimlik veya polislik yapacaksınız fiziki bir engeliniz vardır. Onu anlarım ama siz mülakat sırasında onun ya da bunun adamı diye devlet tarafından ayrımı tabi tutulabilir misiniz? En büyük insan hakkı ihlali bu değil midir? Cumhuriyet kimsesizlerin kimsesizi değil miydi? Cumhurbaşkanı nereden geldi ve bu ülkeye Cumhurbaşkanı oldu. Dolayısıyla bu fırsat eşitliğidir. Hakkaniyet ve liyakat gereğidir. Toplumda Cumhuriyet’e ve rejime fakir fukara insanlar sahip çıkamıyorlar. Çünkü çocukları aç, çocukları işsiz. Üniversite mezunları pazarcılık yapıyor. Bunların hepsinin düzeltilmesi gerekiyor. Dediğim gibi bunun temelinde ise sevgi ve somut olarakta farklılıkları zenginlik kabul etmek yatıyor” dedi.

“KARDEŞLİK TOHUMLARININ EKİLMEDİĞİ YERDE YARIŞMA SAVAŞA DÖNER”

Özçelik, “Kardeşlik tohumlarının ekilmediği yerde veya kardeşlik tohumlarının yeşermediği yerde yarışma bir bakıma savaşa döner. Bu yarışmadır. Buradaki rekabet tatlı bir rekabet olmalıdır. Herkes kendi kimliğini, kişiliğini ortaya koyacak, yapacağı şeyleri ortaya koyacak. Karar verecek olan ise yurttaşdır. Dolayısıyla bizler birbirine düşman olmamız gerekmiyor. Bu nedenle diğer arkadaşlardan beni ayıran da belki budur. Diğerleri bunun tersini düşünüyor demek istemem, istemiyorum. Böyle bir şey söz konusu değil. Bu kadar kalabalık bir aday adayı müracaatı beni bu anlamda son derece memnun etti. Daha kaliteli bir tablo ortaya çıkacaktır” diye konuştu.

“İNSANLAR SEÇİMİN NASIL BİTEBİLECEĞİ KONUSUNDA BİR KANAATE SAHİP”

Özçelik, “Bu yıl CHP’ye çok fazla aday adayı başvuru yapan oldu ve ben bunu seçim sonuçlarının insanların kafasında oluştuğunu düşünüyorum. Yani insanlar seçimin nasıl bitebileceği konusunda bir kanaate sahip. Çünkü biz eskiden hukuk komisyonuna 20-30 avukat bulamazken, bugün Gaziantep İl Hukuk Komisyonu’nda 200 üzerinde avukat arkadaş var. Burada bir korku ortadan kalkmış durumda. Seçimle alakalı son derece olumlu mesajlar alınmış durumda seçmen tarafından. Buradaki kalabalık aday adaylığı müracaatını da böyle yorumluyorum. Partinin geleceği, söylemleri, ortaya koyduğu projeler, vizyonu itibari ile çekim alanı olduğu noktasında bir düşünceye sahip olduğunu düşünüyorum. Bazı yorumlar var. Deprem bölgesi olan Gaziantep’te Parti Genel Merkezi ödentilerden muaf tuttu. Ödeme olmadığı için çok aday müracaat etti. Bu doğru değildir. Bu arkadaşlara haksızlıktır. Kaldı ki ödentilerin alındığı yerlerde de son derece yüksek bir müracaat söz konusudur” şeklinde konuştu.

“YOLSUZLUĞUN ORTADAN KALDIRILMASI LAZIM”

Özçelik, “Gaziantep’in şu andaki en temel sorunu, konut sorunudur. Konut sorunu bir çok şeye dayanıyor. Aslında Gaziantep’te yeteri kadar arsa stoğu var. Ama  fiyatlar maalesef bu ekonomik ortamda sabit gelirlinin ulaşabileceği noktaları çok aşmış durumda. Diğer bir büyük sorun ise Gaziantep’te çalışma ortamı. Özellikle alınan alınan göç nedeniyle, yabancıların daha ucuz işgücü oluşturması nedeniyle yerli insanların ve vatandaşların hakkıyla onuruna uygun çalışma koşulları altında çalıştığını düşünmüyorum. Buda başka bir sorun olarak önümüze çıkıyor. Tabi pahalılık sadece Gaziantep’in değil, tüm Türkiye’nin sorunu. Nasıl önüne geçileceği konusunda çeşitli projeler söz konusu ama bu konuda en önemli projenin yolsuzlukları ortadan kaldırmak olduğunu düşünüyorum. Çünkü yolsuzluğun olduğu yerde ne enflasyonu tutabilirsiniz ne de bu hayat pahalılığını ortadan kaldırabilirsiniz. Çünkü devletin yaptığı ihalelerde veya yaptığı işlerde bire maal olması gereken şeyi siz 3’e maal ediyorsanız hatta bunun üzerinde öyle olmasa bile  bir yargı denetimi, sayıştay denetimi yoksa o zaman orada bir güvensizlik başlar. İşte bunlar fiyatların yükselmesine neden olan şeylerdir. Bunları ortadan kaldırmak lazım. Bunları ortadan kaldırıp güven ortamı yaratıldığında yabancı yatırımcıdan tutun yerli yatırımcının yastık altında veya stabil yerlerde tuttuğu bir takım sermaye unsurlarında sisteme katmak suretiyle sistemi harekete geçirebileceği ve fiyatların dengeleneceği inancındayım” dedi.

“SEÇMEN KÜTÜKLERİNİN SAĞLIKLI TUTULDUĞUNA İNANMIYORUM” 

Özçelik, “1989’dan beri parti adına seçim kurullarında üyelik yaptım. Seçim hukuku ile ilgili sıkça sorunlarla karşılaşıldığı zaman bunları çözme noktasında bulundum. Karar verici pozisyonunda olduk. Dolayısıyla ben seçmen kütüklerinin sağlıklı tutulduğuna inanmıyorum. Seçmen kütüklerinin sağlıklı tutulmasını önünde aslında geçmişte iyi niyetli olmadığını düşündüğüm bir takım değişiklikleri yattığını düşünüyorum. Bunlardan en önemlisi parmak boyasıdır. Maliyeti devede kulan olan parmak boyasının niye seçimlerde olmadığı konusunda bir fikre sahip değilim, anlayabilmiş değilim. Bir diğeri ise  eskiden bina esası vardı. Siz gittiğinizde adınızı bulduğunuzda seçmen kütüğünde sizin binanızdaki dğer kişileri görebiliyordunuz. Şimdi ise bina esası ortadan kalktı.  Sizin soyisminize göre isim sırasına göre bir düzen yapıyorlar. Dolayısıyla sizin binanızda kim var? Tanıdık mı, gerçek seçmen mi yoksa sanal seçmen mi, ölü mü, diri mi bilme imkanınız yok. Bu ise görünüşte bir adaletsizliği veya görünüşte bir şüpheyi ortaya koyuyor. Olmasa bile ama olduğuna ilişkin bazı veriler elde ettik. Arkadaşlarımızda bunun üzerinde partide çalışıyorlar” diye konuştu.

“EN BÜYÜK DESTEKÇİM AİLEM VE PARTİM”

Özçelik, “Benim bu yolculuğumdaki en büyük destekçim elbette önce ailem sonra ikinci ailem olan partim. Partili arkadaşlarım ve bu anlamda tanıdık arkadaşlarım bana konuda çok destek oldular. Ben seçilsemde, listeye girsem de girmesemde 89’dan beriçizgim bellidir. Ve ben bu çizgiden asla şaşmayacağım. Bugüne kadar bana verilen hiçbir görevden kaçmadım kaçmayacağımda. Partiyi evimiz olarak gördüğümüz için onun her türlü çağrısına kulak vermeye çalıştık. Bu böylede devam edecektir” şeklinde konuştu.

ABDULKADİR ÖZÇELİK KİMDİR?

Aslen  Karadenizli olan  avukat Abdulkadir Özçelik, “Benim çocukluğum Karadeniz’de geçti ve hayatımın 40 yılını Gaziantep’e vermiş birisiyim. Serbest avukat olarak 36 yıldır Gaziantep’te çalışıyorum. 1989 yerel seçimlerinde beri, hatırlarsanız Celal Doğan, Ahmet Yılmaz’ın seçildiği  seçimlerden beri fiilen Cumhuriyet Halk Partisi kadrolarında ve Cumhuriyet Halk Partisi emrinde olan biriyim. Bu tarihten beri çok dostlarımız oldu. Gaziantep benim birinci memleketim tatillerini Gaziantep’te geçiren ender insanlardan biriyim. Gaziantep’i çok seviyorum. Arkadaşlığını, dostluğunu seviyorum, çevresini seviyorum” dedi.

YORUM YAP

Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.