‘’GEBE KADIN GRİP OLDUYSA ERKEN TEDAVİ ÇOK MÜHİM’’ « GAZİANTEP RADYO ZEUGMA

29 Mart 2024 - 09:25

‘’GEBE KADIN GRİP OLDUYSA ERKEN TEDAVİ ÇOK MÜHİM’’

‘’GEBE KADIN GRİP OLDUYSA ERKEN TEDAVİ ÇOK MÜHİM’’
Son Güncelleme :

24 Ocak 2023 - 18:27

59 views

Kış aylarında havaların soğumasıyla birlikte üst solunum yolu enfeksiyonları da artış göstermeye başladı.. Üst solunum yolu enfeksiyonlarından biri olan grip gebelerin sağlığını da oldukça olumsuz etkiliyor. Gebelikte ilaç kullanımı kısıtlı olduğu için hastalık genellikle daha ağır seyrediyor ve daha uzun sürüyor. Gebeler ilaç kullanamasalar da bu hastalığı rahat geçirmeleri ve önlemeleri için dikkat edilecek birçok husus bulunmaktadır.

Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Doç. Dr. Hatice Ender Soydinç kış aylarında başta solunum sistemi hastalıkları olmak üzere özellikle viral hastalıklarda artış olduğuna değinerek “Hamileler, bağışıklık sistemini güçlü tutmak için kış aylarında beslenmeden yeterli sıvı tüketimine, hareketsiz kalmamaktan bulundukları ortamı havalandırmaya, sık sık elleri yıkamaya varana dek birçok noktaya dikkat ederek olası risklere karşı korunabilirler” dedi.

Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Doç. Dr. Hatice Ender Soydinç, kış hamileliğinde dikkat edilmesi gerekenleri anlattı, önemli açıklamalarda bulundu.

‘’HASTALANMADAN ÖNCE TEDBİR ALINMALI’’

Kış aylarında gribal enfeksiyonlardan korunmanın zorluğu herkes tarafından bilinen bir gerçek. Ancak önceden alınan tedbir ile korunulabilir ya da en hafif şekilde hastalıktan kurtulabiliriz diyen Doç. Dr. Hatice Ender Soydinç, ‘’Gribal enfeksiyon gebelerde, gebe olmayan kadınlara göre daha ağır seyretmektedir. Hele de kalp ve akciğer hastalıkları, diyabet gibi sorunları varsa daha da ağır seyredebilir. Gebelikte olan bazı değişiklikler gebeleri solunum yolu enfeksiyonlarına karşı daha hassas hale getirir. Maalesef bu günlerde de gribal enfeksiyon oldukça yaygın. Her gün en az iki hastam tarafından, “ateşim var öksürüyorum, halsizim, bütün eklemlerim ağrıyor” şeklinde aranıyorum. Aslında, öncelikle önemli olan gebelerimizin hastalanmadan önce tedbirlerini alıp hastalanmamak için çaba göstermeleridir’’ şeklinde konuştu.

 

‘’KALABALIĞA GİRMEKTEN ÇEKİNİN’’

Mevsim gerekliliklerine göre hastalanmaktan korunmanın en pratik yollarından biri de kalabalık alanlardan uzak durmak, gerekiyorsa maske kullanmak şart şeklinde konuşan Soydinç, ‘’Öncelikle kalabalık alanlara, kalabalık arkadaş toplantılarına gitmemeliler, gitmek zorundalarsa da maske takmamalılar. Evde hastalanmış eş veya çocukları varsa, kendilerini onlardan da korumaları gerekir. Ortak kullanılan yerlere dokunduklarında veya gün içinde ellerini sık sık yıkamalılar’’ dedi.

‘’SAĞLIKLI BESLENİN’’

Annenin sağlıklı beslenmesi, bol vitamin ve mineral içeren kış sebze ve meyvelerini yeterli miktarda tüketmesi annenin bağışıklık sistemini güçlü tutmada ve bebeğin sağlıklı gelişiminde önemli rol oynuyor. Beslenme yetersizliği, aşırı kalori alımı ya da dengesiz beslenmenin; düşük riski, gestasyonel diyabet (gebelik diyabeti), gebeliğin hipertansif hastalıkları, düşük doğum ağırlığı ve erken doğum gibi riskler oluşturabildiğini belirten Soydinç, ‘’Gebelikte beslenme, bebeğin gelişimi ve sağlığı için önemli olmakla birlikte bu dönemde hastalıklardan korunmak için daha da önem taşır. Protein, sebze ve meyveler, özellikle c vitamini içerenler tüketilmelidir. C vitamini bağışıklık sistemini güçlü tutmada önemli olduğundan özellikle turunçgiller ihmal edilmemeli. Antioksidan nitelikteki kırmızı lahana, brokoli, sarımsak, pırasa gibi sebzelere ağırlık verilebilir. Yeşil yapraklı sebzeler içerdikleri lif, demir, folik asit, vitaminler açısından oldukça zengindir. Aynı zamanda bağışıklık sistemi ve bağırsak düzenine yardımcı olur. Tüm sebze ve meyvelerin mutlaka çok iyi yıkanmış olmasına ayrıca dikkat etmek gerekir’’ dedi.

‘’HER GÜN DIŞARI ÇIKIN’’

Kış aylarında güneş yüzünü çok göstermese de anne adayının her gün dışarı çıkması büyük önem taşıyor. Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Doç. Dr. Hatice Ender Soydinç konuşmasına şu ifadelerle devam ediyor: ‘’Her gün düzenli olarak 30 dakika güneşe çıkmak kış mevsimi de olsa faydalıdır. Güneş ışınları anne ve bebekte kemik gelişimi ve bağışıklık sisteminde önemli rol oynar. Kış aylarında güneşlenme imkanının azalmasından dolayı gerekli durumlarda D vitamini ve kalsiyum desteği almak gerekebilir. Gebelikte süt, süt ürünleri, yoğurt, balık ve yumurta gibi kalsiyum, fosfor ve D vitamininden zengin yiyeceklerin tüketilmesi önerilir. Özellikle düzenli spor yapmak vücut direncini arttırmaya katkı sağlar.’’

‘’GEBE KADIN GRİP OLDUYSA ERKEN TEDAVİ ÇOK MÜHİM’’

Tedavinin gecikmemesi gerektiğine dair önemli açıklamalarda bulunan Doç. Dr. Soydinç, ‘’Maalesef gebe hastamız her şeye rağmen hasta olduysa geç kalmadan tedavisini olmalıdır. Erken tedaviye başlamak çok mühim. Çünkü enfeksiyon hem anne hem de bebeğin sağlığı için çok riskli. Enfeksiyon annede solunum güçlüğü, şiddetli öksürük, nefes alamama, ateş gibi şikayetler yaparken; bebekte düşük, ölü gebelik, su gelişi gibi ciddi sorunlar meydana getirebilir’’ şeklinde konuştu.

‘’İSTİRAHAT VE UYKU DÜZENİNE DİKKAT’’

İstirahat ve uyku düzenine dikkat çeken Doç. Dr. Hatice Ender Soydinç, ‘’Günde en az 3 litre ılık su içme, ıhlamur ve zencefil karışımı çay tüketimi, C vitaminli meyve suları ve düzenli beslenmenin yanında ateş düşürücüler, boğaz pastilleri, eğer doktor tarafından gerek görülürse antiviral veya antibiyotik tedavileri başlanmalıdır. Ateş, öksürük ve halsizlik çok ise, hem mineralli serum, hem antibiyotik, hem de solunum desteği için hastanede doktor kontrolünde yatış gerekebilir’’ dedi.

‘’GRİP AŞISI YAPTIRIN’’

Kış aylarında sık görülen gripten (influenza virüsü) korunmanın en etkili yollarından birinin grip aşısı yaptırmak olduğunu vurgulayan Doç. Dr. Hatice Ender Soydinç, ‘’Grip aşısı canlı virüs içermeyen, gebelikte ve emzirme döneminde kullanılabilen güvenli bir aşıdır. Grip bağışıklık sisteminin zayıflaması nedeniyle gebelerde ağır seyredebilir. Bu nedenle özellikle salgın dönemlerinde yani ekim -kasım aylarında gebeliğin 2. ve 3. trimesterinde olan gebelere grip aşısı öneriyoruz’’ dedi.

‘’HER BİTKİ ÇAYINI ÖNERMİYORUZ’’

Bitki çaylarının bebeğin anne karnındaki suyunu azaltabilme ve kanama riskini arttırıcı özellikleri olduğunu vurgulayan Doç. Dr. Soydinç, ‘’Aslında gebelikte bitki çaylarını çok fazla önermiyoruz. Çünkü yeterli şekilde bilimsel araştırmalar bu hususta yok. Yalnızca şunu söyleyebilirim ıhlamur, zencefil, papatya ve anason çayını günde 1 en fazla 2 fincanı geçmeyecek şekilde tüketebilirler. Bunun dışında yeşil çay, adaçayı, kuşburnu ya da nane çayları gebelikte rahim kasılmalarına neden olduğu için yasaklıyoruz. Mesela yeşil çay idrar söktürücü özelliğe sahip ve gebe kadın bu çayı tüketirse bebeğin suyunu azaltma riskiyle karşı karşıya kalabilir bu yüzden önerilmez. Gebeliği takip eden doktorun kontrolünde olmadan bu çayları tüketmemekte fayda var. Aman dikkat diyorum’’ şeklinde konuştu.

YORUM YAP

Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.